"Sıcak Nal" kapıya asılmaz!


İki Aylık Edebiyat Dergisi

16 Ekim 2010 Cumartesi

SICAK NAL İFTİHARLA SUNAR:

BAŞKA BİR ÖYKÜ MÜMKÜN!

Başka Yazarlarla Bir Soruşturma

Haz. Süreyyya Evren


  İlk sayımızdan beri başka bir öykü yazılıyor diyoruz ve bu fokurdamaya bir mekân haline gelmeye çalışıyoruz. Okuyucuların, deneyleriyle tanıştırdığımız kimi taze isimlere pek de aşina olmadıklarını gözledik. Bizi heyecanlandıran bu öykücülerin çoğu şimdilik kitapsız, aralarında çalışmalarını ilk kez Sıcak Nal’da yayımlayanlar da var. Mikrofonu hep bitiş çizgisine yakın tutmak bir fikir elbet, ama biz başlangıca yakın tutma fikrini de sevdik. Doğrusu, bakalım bu gençler ne istiyorlarmış şeklinde bir düzenleyici akıl ile değil de, acaba burada ne var, buradan ne geliyor diyen meraklı bir akılla sorduk sorularımızı. Ortaya elinizdeki bu ‘başka bir öykü mümkün’ soruşturması çıktı. Soruşturmaya katılan yazarlar Melida Tüzünoğlu, İbrahim Halaçoğlu, Umut Y. Karaoğlu, Uğur Büyüktezgel, Ilgın Yıldız, Sine Ergün ve Makbule Aras oldu. Bu sunuda onları temsil eden bir sese kuşkusuz gerek yok, aşağıda ne önerdiklerini detaylı göreceksiniz. Bu soruşturma metniyle blog sayfalarımızın kullanım imkânlarını da genişletmeye çalışmış oluyoruz böylece...

  İlk soru yazarların kendi yaklaşımlarını dillendirmelerini sağlamaya çalışıyor, nasıl yaklaşıyor, neyi önemsiyorlar? İkinci soru başka bir öykü yazan başka bir de okuma yapıyordur, bunu bir öğrenelim düşüncesiyle çatıldı. Üçüncü soru da bir fantezi çerçevesinde, neyi değiştirmek isterdiniz, ne farklı olsa hoşunuza giderdi, ne olmamalıydı, ne olsun isterdiniz, hangi tutum, adet, bakış açısı sorunlu geliyor, neler dönüşmeli sizce diyen, bu temaları deşme fırsatı vermeye çalışan bir soru. Yanıtları kişilere göre blok halinde yayınlıyoruz. Sorular ise tam olarak şöyleydi:

1 Ekim 2010 Cuma

Sayı 4 ÇIKTI!

EDEBİYATTA LİNÇ AYİNİ!

  Sıcak Nal dördüncü sayısında, edebiyatta linç kültürünün karşılığına odaklanıyor. Çocukların birbirini öldür- mesinden, toplu tecavüzlerden başlayıp siyasal linçlere uzanan linç kültürünün edebiyattaki klasik ele alınışlarından birinin masaya yatırıldığı bu sayıda Golding’in unutulmaz eseri Sineklerin Tanrısı’ndaki kritik linç sahnesi üzerinden romanlar ile düşünme pratiğinin örneklerini Bülent Usta, Melike Koçak ve Aslı Tohumcu’nun yazılarıyla okuya- biliyoruz.
  Burak Delier’in hazırladığı “Sivri Sanat” dosyası Extramücadele, Atıl Kunst, İç Mihrak ve Anti-Pop imzalarıyla üretim yapan sanatçıların ve sanatçı gruplarının deneyci ve eleştirel çalışmalarından örneklerle birlikte bir de soruşturma içeriyor. Makbule Aras’ın ‘bir jüpon olarak Mehmet Rauf’u ele aldığı incelemesi ve Fırat Demir’in çizgi romanla edebiyatın kesiştiği yerlere derinlemesine bakarak Peter Milligan’ı incelediği yazısı çeperi genişletiyorlar. Çağlar Tanyeri ve Turgay Kurultay’ın karşılıklı söyleşerek geliştirdikleri “Brecht Türkçe’de Saptırıldı mı?” başlıklı tartışma Türkiye’deki çeviri değerlendirme kültürümüzün temel klişelerini bir yana bırakıp kavrayışı yükseltmenin yollarını arıyor. Özge Ercan, Hatice Meryem ile son kitabı “Aklımdaki Yılan” üzerine konuşurken anneliğin kendisinden çok anneliğin nasıl anlatıldığına odaklanıyor. Sıcak Nal’ın öykücülerinden Ilgın Yıldız’ın edebiyat yaklaşımının izini de, bir ilk kitap olan “Yaygaracı Ruhlar” üzerinden Kübra Kelebekoğlu’nun söyleşisinden sürme imkanı buluyoruz.